Dere kenarından eve

Çamaşır yüz yıllar boyu kadınlar tarafında su ve dere kenarlarında elde kah bir taşın üzerinde ,kah bir tahtanın kenarında yıkandı. Evlerin dikey sıralanmasını takiben bu temizlik gereksinimide banyo ve mutfak düzenekleri gibi evlere tarşındı. İşte bu dönem çamaşır makinesi ile tanıştığımız yıllardır.

Otomatik makinalar ise 50 li yıllarda popüler olmuş ve bizi daha da ileriye çok çabuk götürmüşlerdir. Tabi dere kenarları boşaldıkça yerini eskiden buralarda çamaşır yıkayan insanların otomatik makinalarından akan kirli suların toplanıp atıldığı kanalizasyon boruları almıştır.

Ama şimdi bu eski çamaşır yıkama alışkanlığından farklı olarak ortama sabun yerine çok bileşenli çevre dostu olmayan deterjanlar akıtılmaktadır.

Bir birey sadece çamaşır yıkayarak bile dünyanın kirlenmesine sebep olabilmekte...O zaman sorarım size; o yıkadığımız kıyafetler gerçekten temiz mi biz bu dünyayi kirletirken.
Çamaşır makinesi kullanımında bilmediğimiz okadar çevre ile ilgili problem var ki. Neredeyse insanın ; bırakın kirli kalsın herşey diyesi geliyor.